Şifa İksiri Sirke Nedir?

Sirke, çeşitli meyvelerin bünyesinde şeker bulunan bulunan diğer yaş veya kurutulmuş meyvelerin yahut nişastalı ve şekerli maddelere ön işlem uygulanarak elde edilen şıranın önce alkol, sonra asetik asit fermantasyonuna uğraması sonucu elde edilen mamuldür.

Her meyvenin ya da sebzenin kendine has faydaları vardır. Meyve ve sebzelerin faydalarını daha uzun süre ve daha sağlıklı bir biçimde tüketmenin en iyi yollarından biri de doğal fermantasyon yoluyla sirke elde etmektedir. Sirke yaparken mutlaka şekerli meyveler de kullanırız ki mantar mayalar çoğalsın ve şekerle beslenerek sağlıklı bir biçimde sirke elde edelim.

Bu yazımda değeri 16 yy anlaşılan zeytin yaprağı sirkesinden bahsedeceğim. Araştırmalar gösteriyor ki zeytinin ve zeytin yaprağının faydaları mucize niteliğinde. Zeytin yaprağı yani Oleuropein etken maddesinin bağışıklık sistemini güçlendirmek için faydalı olduğu dünya çapında kanıtlanmıştır. Bu etken maddenin, yani zeytin yaprağının anti-viral, anti-bakteriyel, anti-kanserojen ve anti-fungal etkisi olduğu, aynı zamanda tıbbi rahatsızlıklara destek ürünü olarak fayda verdiği ispat edilmiştir. Bu kadar faydalı olan bir bitkiyi doğal fermantasyon yolu ile sirkeye dünüştürüp iksir niteliğinde içecek yaptık. Bu sağlıklı sirkeyi isterseniz salatalararınıza ekleyin, isterseniz sulandırıp için dilerseniz sevdiklerinize hediye edin. Hadi o zaman hep beraber zeytin yaprağı sirkesi yapıyoruz.

ZEYTİN YAPRAĞI SİRKESİ

Malzemeler;

4-5 avuç ya da kase taze zeytin yaprağı sirkesi

1-1,5 kg şekerli ilaçsız  meyve (elma, armut, üzüm  seçeneklerinden biri)

1 kase taze zeytin( yoksa sorun değil)

1 tutam meyan kökü

2 yemek kaşığı bal

5 lt kik cam kavanoz

3 lt içme suyu

1 çay bardağı ev sirkesi ya da anası

Önemli notlar;  Zeytin yapraklarının taze olması önemlidir. Zeytin yaprakları kış aylarında toplanmış olması gerekiyor. Çünkü soğuk havalarda zeytin yaprakları kendini korumak için kalkan olarak Oleuropein maddesi üretiyor. Bizim de istediğimiz kansere karşı etkili olan bu maddeden tam olarak yararlanmak.  Zeytin yaprağı seçiminde diğer dikkat etmemiz gereken konulardan biri ise ilaçsız ve yol kenarı olmayan zeytin yapraklarını tercih etmeliyiz.

Malzemeleri hazırladık, yaprakları çubuklarından ayırıyoruz. güzelce yıkıyoruz. pamuklu bir bez üzerine seriyoruz. Biraz kurumasını bekliyoruz. Bu süre en az 4 sat olabilir. Kuruması yeterlidir.

Diğer yandan meyvelerimizi yıkıyoruz. Ben elma ve armudu karıştırarak kullandım. Burada önemli olan  zeytin yaprağının şekeri olmadığı için doğal şekeri sağlamak. Yıkanan meyveler aynı zeytin yaprakları gibi kurumaya bırakıyoruz. Kurusunlar ki doğal bakterilerle sirkemiz oluşsun.

Kuruyan zeytin yapraklarını doğruyoruz ki içerisindeki etken maddeler ortaya çıksın. Cam kavanozu kaynamış su ile yıkıyoruz ki içerisinde mikrop barındırmasın. Cam kavanoz yok diyorsanız çelik tencere ya da toprak küpler de olabilir. Eskiden ananelerimiz toprak küplerde yaparlarmış. Modernleşen toplumda en sağlıklı olan toprak kaplardan da uzaklaştığımız doğrudur.  Doğranan yapraklarımızı dezenfekte ettiğimiz kavanoza dolduruyoruz.

Sıra meyvelerde; Meyvelerin çekirdeklerini ve sap kısmını ayıklıyoruz. Küçük parçalara bölüp kavanoza ekliyoruz. Meyvelerde çürük olan kısımları varsa ayıklıyoruz.

Taze zeytinimiz varsa biraz ezip yine kavanoza ekliyoruz. Fazla eklersek şekeri az olacaktır. Dikkatli eklemekte fayda var.

Sıra bal eklemeye geldi. Eğer “bal pahalı Ayşegül hanım  ne yapalım?” diyorsanız nöbet şekeri ekleyebilirsiniz. O da yoksa doğal pekmez , o da yoksa pancar şekeri ekleyerek tatlandıra bilirsiniz. Her zaman için bir seçenek vardır değil mi?  Daha eklemeye devam ediyoruz. Ev sirkeniz varsa ( market sirkesi asla eklenmez) 1 çay bardağı kadar ekleyebiliriz. bu işlem fermantasyonu kolaylaştıracaktır. Yoksa sorun değil devam edin.  Meyan kökünü de ekliyoruz. Meyan kökü de oldukça tatlı olduğu için şeker içermeyen zeytin yapraklarına iyi bir destekçi olacaktır. Ve son olarak üzerine içme suyu ekliyoruz. Çeşme suyu kullanmak istiyorum diyorsanız bir gün öncesinden kaynatıp soğutup kullanabilirsiniz. 4 lt kadar su ekliyorum. Artık ön işlemleri bitirmiş oluyoruz. Kavanozun ağızını kalın pamuklu bir bez ile kapatıyoruz. Paket lastiği ile tutturuyoruz. Bez haricinde hava almaması gerekiyor.  Güneş almayan bir yere koyuyoruz. ben tezgah üzerine koyuyorum. Sabah akşam olmak üzere temiz bir kaşıkla karıştırıyoruz ki nefes alsın. Bu işlem 10 ila 15 gün arasında değişiyor. Sirke oluşumu soğuğu sevmez. Sıcak havalarda daha çabuk fermente olacaktır.

10 ila 15 gün arasında sabah akşam karıştırdık ve artık tüm malzemeler dibe çöktü. Yine güneş görmeyen bir yerde beklemeye alıyoruz.  Ara ara kontrol ediyoruz. Üzerinde kef vb gibi oluşumlar var mı yok mu? Kef varsa mutlaka temizliyoruz. Sirkenin bulunduğu ortam sıcak ise yaklaşık 2 ay sonunda  sirkenin üst kısmında jelimsi bir oluşum görebilirsiniz. Temiz parmağınızla dokunduğunuzda parmağınıza yapışmıyorsa tebrikler. Sirke anası oluşmuş demektir. Bu aşamada jelimsi  yapıyı alarak  dilerseniz süzebilirsiniz . Dilerseniz de jelimsi kısmı (sirke anası) dibe çöktükten sonra da süzebilirsiniz. Burada önemli olan kesin sirke kokusu olmasıdır. Süzerken dikkat edin. Sirke kokusu alamayabilirsiniz. Sakın yanılmayın. Sirke kokusu burunda koku alma reseptörlerini kilitliyor ve bir müddet sonra sirkenin keskin kokusunu alamıyorsunuz. 🙂 Tadarak keskin sirke kokusu daha belirgin olacaktır.

Ben genelde sirkelerimi süzerken acaba keskin olmadı mı diye endişe duyuyorum. Dışarıya çıkıp geldiğim zaman ya da Çocuklar ve eşim “her yer sirke kokuyor yine” dedikleri zaman hah tamam diyorum. Ve mutlulukla devam ediyorum. Sizler de benim gibi mutluluk yaşamak isterseniz kendi sirkenizi kendiniz yaparak mutlu olabilirsiniz. Gelin hep beraber mutlu olalım. Sirkelerinizi yapın be bizimle de paylaşın deneyimlerinizi olur mu? Sevgiyle kalın.

Günün sözü;

Güler yüzlü sirke satıcısı ekşi yüzlü bal satıcısından çok kazanır.